Dud-ı âhım ne acep göklere tutsa yüzünü

Dud-ı âhım ne acep göklere tutsa yüzünü

Âşıkın kimisi var ola Hudâdan gayrı

...

Necâtî Bey

Elif-i kâmetin ile kaşına râ diyeli

Elif-i kâmetin ile kaşına râ diyeli

Gönlümü eğleyemez kimse bu râdan gayrı

...

Necâtî Bey

...

Senin boyuna elif, kaşına ra dediğim zamandan beri,  hiçbir şey bu “ra”ya benzeyen kaşından 

başka gönlümü eğlendiremiyor.

Beni ağlan beni kim üstüme gelmez ölicek

Beni ağlan beni kim üstüme gelmez ölicek

Bir avuç toprak atar bâd-ı sabâdan gayrı

...

Necâtî

...

Siz asıl benim halime ağlayın. O kadar yalnızım ki öldüğüm zaman bile cenazemi kaldıracak, 

mezarıma gelecek bir kimse yok. Sadece mezarıma bir avuç toprak atan seher yelinden başka.

Dime kim yârda yok cevr ü cefâdan gayrı

Dime kim yârda yok cevr ü cefâdan gayrı

Ne dilersen bulunur mihr ü vefâdan gayrı

...

Necâtî Bey | نجاتى

...

Sevgilide, cevr ü cefadan başka bir şey yok deme. Aslında onda sevgi ve vefa dışında her şey var.

Cihânda âdem olan bî-gam olmaz

Cihânda âdem olan bî-gam olmaz,
Anun'çün bî-gam olan âdem olmaz.

Necâtî Bey  | §

bî-gam: gamsız, dertsiz