yavaş yavaş oluyor bazı şeyler... bu blog gibi... gözünüze her an bir çirkinlik bir eksiklik bir yanlışlık çarpabilir... zaman alacak ama güzel olacak buralar...
Niyâzî-i Mısrî etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Niyâzî-i Mısrî etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

21 Şubat 2012

Dermân arardım derdime derdim


Dermân arardım derdime derdim bana dermân imiş
Bürhân sorardım aslıma aslım bana bürhân imiş

Sağ u solu gözler idim dost yüzünü görsem deyü
Ben taşrada arar idim ol cân içinde cân imiş

Öyle sanırdım ayriyem, dost gayridir ben gayriyem
Benden görüp işideni bildim ki ol cânân imiş

Savm u salât u haccile sanma biter zâhid işin
İnsân-ı Kâmil olmağa lâzım olan irfân imiş

Nerden gelir yolun senin ya nere varır menzilin
Nerden gelip gittiğini anlamayan hayvân imiş

Mürşid gerektir bildire Hakkı sana hakke’l-yakîn
Mürşidi olmayanların bildikleri gümân imiş

İşit Niyâzî’nin sözün bir nesne örtmez Hak yüzün
Hak’tan ayân bir nesne yok gözsüzlere pinhân imiş

Niyâzî-i Mısrî | §