Şudur cihânda benim en beğendiğim meslek

Şudur cihânda benim en beğendiğim meslek:
Sözüm odun gibi olsun, hakîkat olsun tek.

Mehmet Âkif Ersoy | §

Dönülmez akşamın ufkundayız

Dönülmez akşamın ufkundayız vakit çok geç
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç

Cihâna bir daha gelmek hayâl edilse bile
Avunmak istemeyiz böyle bir teselliyle

Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan

Geçince başlayacak bitmeyen sükûnlu gece
Gurûba karşı bu son bahçelerde keyfince

Ya şevk içinde harap ol ya aşk içinde gönül
Ya lâle açmalıdır göğsümüzde yahut gül

Makam: Segah / Usûl: Düyek
Güftekâr: Yahyâ Kemâl Beyatlı
Bestekâr: Münir Nurettin Selçuk | §

Eyvâh ne yazık aldanarak aşka inândım

Eyvâh ne yazık aldanarak aşka inândım,

Beyhûde ümitlerle hülyâlara daldım,

Açtım gözümü sanki bir rüyâdan uyandım,

Sevmek de sevilmek de yalanmış şimdi inândım.

Usul: Türk Aksağı

Makam: Kürdîli Hicazkâr

Güfte ve Beste: Zeki Duygulu | §

Neler çeker bu gönül söylesem şikâyet olur

Cihânda âşık-ı mehcûr sanma râhat olur,
 Neler çeker bu gönül söylesem şikâyet olur.

Şeyhülislâm Yahyâ | §

mehcûr: ayrı düşmüş, bırakılmış

Âdeme âdem gerektir âdem etsin âdemi

Âdeme âdem gerektir âdem etsin âdemi, 
Âdem âdem olmayınca netsin âdem âdemi. 

Ziyâ Paşa | §