yavaş yavaş oluyor bazı şeyler... bu blog gibi... gözünüze her an bir çirkinlik bir eksiklik bir yanlışlık çarpabilir... zaman alacak ama güzel olacak buralar...

23 Nisan 2012

Sakın terk-i edebden kûy-ı mahbûb-ı Hudâdır bu


Sakın terk-i edebden kûy-ı mahbûb-ı Hudâdır bu
Nazargâh-ı İlâhîdir Makâm-ı Mustafa’dır bu

(Cenab-ı Hakk’ın nazargâhı ve O’nun sevgili peygamberi Hz. Muhammed Mustafa’nın makamı ve beldesi olan bu yerde edebe riayetsizlikten sakın.)

Habîb-i Kibriyâ’nın hâbgâhıdır fazilette
Teveffuk-kerde-i arş-ı Cenâb-ı Kibriyâdır bu

(Burası, Allah (cc)’ın sevgilisinin ebedî istirahatgâhının, türbesinin bulunduğu yerdir ve fazilet bakımından Cenâb-ı Hakk’ın arşının bile üstündedir.)

Bu hâkin pertevinden oldu deycûr-ı adem zâil
İmâdın açtı mevcûdat dü-çeşmin tûtiyâdır bu

(Bu mübarek toprağın ziyasından yokluk karanlığı sona erdi. Varlık âlemi, körlük ve yokluktan gözünü onun sürmesiyle açtı.)

Felekte mâh-i nev Bâbü’s-selâm’ın sîne-çâkidir
Bunun kandîli Cevzâ matla-i nûr-i ziyâdır bu

(Gökyüzünde hilâl, O’nun selâm kapısının yüreği yaralı âşığıdır. Semadaki Cevza(ikizler burcu)nın nur ve ışık kaynağı O’dur )

Mürâât-i edeb şartıyla gir Nâbî bu dergâha
Metâf-i kudsiyândır bûse-gâh-ı enbiyâdır bu

(Ey Nâbî, bu dergâha edep kurallarına uyarak gir. Zira; burası meleklerin etrafında pervane gibi döndüğü, peygamberlerin hürmetle öptüğü mübarek bir makamdır.)


21 Nisan 2012

Âh eden kimdir bu sâ'at kuytuda


Âh eden kimdir bu sâ'at kuytuda,
Sustu bülbüller hıyâbân uykuda,
Şimdi ay bir serv-i sîmîndir suda,
Esme ey bâd esme cânân uykuda.

Usûl: Düyek
Makam: Şedaraban
Beste: Hüseyin Mayadağ
Güfte: Fâruk Nâfiz Çamlıbel | §

hıyâbân: iki tarafı ağaçlı yol | serv-i sîmîn: ay ışığının denizde yaptığı ışıklı yol | bâd: rüzgar

20 Nisan 2012

Suya versin bâğ-bân gül-zârı zahmet çekmesin


Suya versin bâğ-bân gül-zârı zahmet çekmesin,
Bir gül açılmaz yüzün tek verse bin gül-zâra su.
Bahçıvan gül bahçesini sele versin, boşuna yorulmasın; çünkü bin gül bahçesine su verse de senin yüzün gibi bir gül açılmaz.

Muhabbetten Muhammed oldu hâsıl


Muhabbetten Muhammed oldu hâsıl,
Muhammed’siz muhabbetten ne hâsıl.

Vâlide Sultan
| §

15 Nisan 2012

Basmasa mübârek kademin rûy-i zemîne


Basmasa mübârek kademin rûy-i zemîne,
Pâk etmez idi kimseyi hâk ile teyemmüm.


Senin mübarek ayağın yeryüzüne basmamış olsaydı,
Toprakla teyemmüm etmek kimseyi temizlemezdi.